Merkez Bankaları Ve Bankaların Davranışları 2007-8 Kriz Sonrası Farklılaştı (Mı?) – Süleyman Değirmen

2007-8 Küresel Finansal Kriz, finansal piyasaların ülke ekonomisi için ne kadar önemli olduğunu göstermiştir. Enflasyon hedeflemesi stratejisinin fiyat istikrarını birincil öncelikte kabul edip finansal piyasalarda istikrarı, ekonomik büyüme ve istihdam hedeflerini ikincil amaç olarak görmesi nedeniyle, hem bu strateji hem de merkez bankaları eleştirilere maruz kalmıştır. Ayrıca, krizin, enflasyon hedeflemesi stratejisi altında, [fiyat istikrarının sağlanmasıyla birlikte, finansal istikrarın da sağlanması durumu], fiyatların oldukça makul bir düzeyde olduğu ve dünya ölçeğinde enflasyonun genelde kontrol altına alındığı bir ortamda ortaya çıkması, dikkatleri tekrar merkez bankalarına ve faaliyetlerine çevirmiştir. Finansal piyasanın bir kısmını temsil eden para piyasasında faaliyet gösteren kurumlar merkez bankaları ve genel olarak, ticari bankalardır. Bu anlamda, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin merkez bankaları krizin ekonomilerine getirdiği etkilerini ortadan kaldırmak ya da etkilerin olumsuz yansımalarını azaltmak için geleneksel para politikalarından farklı politikalar izlemişler ve bu durum bankacılık sektöründe faaliyet gösteren bankaların da faaliyetlerini etkilemiştir. Ayrıca, ekonomik ve siyasal sistemde yaşanan değişimler şüphesiz merkez bankalarının görevlerine, yetkilerine ve para politikası uygulamalarındaki seçimlerine de doğrudan etki etmektedir